1. Gün: Ulan Batur’a Merhaba
Sabahın erken saatlerinde Moğolistan’ın başkenti Ulan Batur’a varıyoruz. Havalimanında karşılanarak şehir turuna başlıyoruz. İlk durağımız, Moğolistan’ın en büyük ve en önemli Budist manastırı olan Gandan Manastırı. Burada, devasa altın kaplı Buda heykelini hayranlıkla izlerken manastırın mistik atmosferine kapılıyoruz. Ardından, Ulusal Tarih Müzesine giderek Moğolların köklü tarihine tanıklık ediyoruz. Öğle yemeğinde geleneksel Moğol lezzetlerini deneyimleyeceğimiz bir restoranda mola veriyoruz. Otelimize yerleşerek biraz dinlendikten sonra, Moğol kültürünün en renkli yönlerinden biri olan geleneksel müzik ve dans gösterisini izlemek için yola çıkıyoruz. Gösterinin ardından akşam yemeğini bir Çin restoranında alıyor ve ilk günümüzü Novotel Otel’de tamamlıyoruz.
2. Gün: Efsanelerin İzinde – Terelj Milli Parkı ve Cengiz Han Heykeli
Sabah kahvaltımızın ardından Ulan Batur’un dışına doğru yola çıkıyoruz. Yolculuğumuzun ilk durağı, ihtişamıyla göz kamaştıran Cengiz Han Heykeli. Moğolların efsanevi liderinin devasa heykeline çıkıp, bozkırın sonsuzluğuna yukarıdan bakıyoruz. Buradan ayrıldıktan sonra, doğanın en güzel köşelerinden biri olan Terelj Milli Parkı’na gidiyoruz. Ayarabal Tapınağı’na doğru kısa bir yürüyüş yapıyor, ardından doğanın şekillendirdiği ünlü Kaplumbağa Kayasını görüyoruz. Akşam saatlerinde ise geleneksel bir Moğol ger kampı olan Terelj Lodge’a yerleşiyoruz. Bugün doğayla iç içe geçen huzur dolu bir günün ardından, gökyüzünde parlayan yıldızların altında dinleniyoruz.
3. Gün: Göçebe Hayatı ve Vahşi Atların İzinde
Bugün Moğol göçebe kültürünü en yakından hissedeceğimiz bir deneyim bizleri bekliyor. Mongol Nomadic Kampı’na giderek, Moğol göçebelerinin nasıl yaşadığını, hayvanlarını nasıl yönettiğini ve göç sırasında kullandıkları geleneksel araçları keşfediyoruz. Atlar, develer, öküzler ve yaklarla taşınan göçebe evlerini izlemek adeta bir zaman yolculuğu gibi. Öğleden sonra, bozkırın özgür ruhlu sakinleriyle tanışmak için Khustai Milli Parkı’na doğru yola çıkıyoruz. Burada, vahşi doğada özgürce dolaşan efsanevi Przewalski atlarını görmek için özel araçlarla parkın derinliklerine ilerliyoruz. Gün batımında kampımıza geri dönerek, geleneksel bir Moğol akşam yemeğinin tadını çıkarıyoruz.
4. Gün: Bozkırın Kum Tepeleri ve Göçebe Ailelerle Buluşma
Bugün Moğolistan’ın çarpıcı doğasının bir başka yüzüyle tanışıyoruz: yarı çöl kum tepeleri. Bozkırın ortasında yükselen bu altın sarısı kum tepelerinde yürüyüş yapıyor, dileyenler için deveye binme fırsatı sunuluyor. Ardından bir göçebe ailesini ziyaret ediyor ve onların günlük yaşamına tanıklık ediyoruz. Günün ilerleyen saatlerinde, Moğolistan’ın tarihi başkenti Karakurum’a doğru yola çıkıyoruz. Yol boyunca uçsuz bucaksız bozkırlar ve yer yer küçük göçebe yerleşimleri bize eşlik ediyor. Akşam saatlerinde Secret of Silk Road ger kampına varıyor ve yorgun ama mutlu bir şekilde günü noktalıyoruz.
5. Gün: Karakurum ve Orhun Yazıtları
Sabah kahvaltının ardından Moğolistan’ın en eski ve en önemli manastırlarından biri olan Erdene Zuu Manastırı’nı ziyaret ediyoruz. Moğolistan’da inşa edilen ilk Budist manastırı olan bu kutsal mekân, tarih boyunca birçok kez yıkılsa da hâlâ görkemini koruyor. Ardından, Karakurum Müzesi’ni gezerek şehrin Altın Orda döneminden kalan miraslarını keşfediyoruz. Öğleden sonra, Türk tarihinin en önemli yazılı belgelerinden biri olan Orhun Yazıtları’nı görmek için yola çıkıyoruz. Göktürklerin atalarına seslendiği bu taş kitabelerin önünde tarihin izinde bir yolculuğa çıkıyoruz. Gün batımında kampımıza geri dönerek, bozkırda son gecelerimizden birinin tadını çıkarıyoruz.
6. Gün: Ulan Batur’a Dönüş
Bugün tekrar modern dünyaya geri dönme zamanı. Sabah erkenden yola çıkarak Ulan Batur’a dönüyoruz. Yol boyunca bozkırın uçsuz bucaksız manzarasını izlerken, Moğolistan’ın doğal güzelliklerini ve sakinliğini bir kez daha içimize çekiyoruz. Öğle yemeğimizi yol üzerindeki bir dinlenme tesisinde yedikten sonra, akşam yemeği için sıcak tencere (hot pot) restoranında lezzetli bir yemek yiyoruz. Gecemizi Novotel Otel’de geçirerek seyahatimizin son gününe hazırlanıyoruz.
7. Gün: Ulan Batur’da Son Keşifler ve Alışveriş
Moğolistan’dan ayrılmadan önce şehrin en ünlü çarşılarından biri olan Narantuul Pazarı’na giderek el yapımı Moğol hediyeliklerini keşfediyoruz. Daha sonra Bogd Han Sarayı Müzesi ve Dinozor Müzesi’ni ziyaret ederek Moğolistan’ın tarihi ve doğa harikalarını yakından tanıyoruz. Son alışverişler için State Department Store veya Kaşmir Mağazası’nda kısa bir mola verdikten sonra, otelimize dönerek son gecemizi tamamlıyoruz.
8. Gün: Eve Dönüş
Kahvaltının ardından havalimanına transfer ediliyor ve Moğolistan’daki bu eşsiz maceraya veda ediyoruz. Bozkırların sonsuz maviliğinde geçen günlerin, yıldızların altında uyuduğumuz gecelerin ve misafirperver Moğol halkının hafızamızda bıraktığı izlerle evimize dönüyoruz. Moğolistan, ruhumuza işleyen benzersiz anılarla geride kalıyor…